Seneler evvel Kubilay Bürgân müstearıyla bir şiir kitabı yayımlamıştım. Aradan 14 yıl geçmiş. İkinci baskıyı görmedi elbette birçok şiir kitabı gibi. 2010'da çıkmıştı kitap. 2011'de Homeros Edebiyat Ödülleri Arif Damar Şiir Ödülü'nde "övgüye değer" ödülünü almıştı. Biraz mitoloji, biraz fantastik, biraz fantazi, biraz tarih ve çokça aşk! Tam da Homeros'un bıraktığı yerden. Fildişi kulemde yazmıştım ara/yüz'ü, bunu hiç inkar etmedim. Yani toplumla hiç alakam yoktu. Masa başındaydım. Masa başında yüzlerce kitabın arasında (çokça mitoloji ve felsefe) kaybolmuştum. Sonu nereye varacak endişeliydim. Ruh halim de çok kötüydü. Büyülüydü ama! Büyülendiğim sadece kitaplar değildi üstelik. O yıllarda yaşadığım bir aşktı. Şimdi öyle uzak ki bana bu yazdıklarım. Şu sıralar daha çok hayatın içindeyim. Dolayısıyla yazdıklarım da değişti. Daha çok hayatın içinden şiirler yazıyorum artık. Böylesi 90 derece dönüşler, ruh halimle alakalı olsa gerek. Şiirime de yansıdı bu! İşte böyle, hayat devam ediyor. Düşünerek, tartışarak, okuyarak, yazarak... ara/yüz'den sonra 14 yıl içinde çok kitap biriktirdim. Hiçbirini de yayımlamayı düşünmedim. Ama yakında bir şeyler olacak sanıyorum. Yayımlamayı düşündüğüm birkaç kitap var. Masa kalabalık. Tek sığınağım okumak. Okumaya devam...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder