K’ya…
Bu bahtsız operanız bende
sevgilim
geri dönmek sana
ağır pastoral kütüphane
bu arkhe kokan evimiz
bu uçsuz bucaksız kitaplar
şiirler
sıkışan hayatlar
kapı eşiğinde duran kedimiz
fezanın kızıllığını izlemişliğimiz
sonra
Picasso bize bakar ama ısrarla
ısrarla sayfalarını açmayışımız
sevgilim
geri dönmek sana
uzak ışıklara
lafın en özü işte bu entelektüelite
ve leylaklar ve yalnızlıklar ve yok oluşlar
sonsuz bir özgürlüktür deniz
ulaşılmaz bir maide
çok çeşitli balık türleri vardır orada
nereidler misâl melankolik bir havada
sürekli değişirim bu kapıda
bir metafor belki
sevgilim
geri dönmek sana
cerahat akıntılarım
sarı demeliydim
tapınç bir sarı
tapınç bir sarı sevgilim
kirliliğini hissettiğim bir sunak
bir kış gecesi
bir kış gecesi
yağmurun altında çamurlanırım
bu kapı dişil sularla örer bedenimi
kırmızı dedim ama
kırmızı dedim ben
dehşettir sevgilim
savaşta
bütün dökülen kanlar
kutsal uğruna da olsa vahşettir
sevgilim
sonra geri dönmek sana
uzak ışıklarımıza
frengi olmuş bir resim akıyor erguvanî bir renkte bak
evet
evet
geri döndüm sana
dinle!
sonunda
nötr olmak!
kocaman bir soru işareti
eflatun
işte bu renkte annemi ararım asıl
işarette temiz kalbini
midem bulanıyor sevgilim
yaşam kaygım başladı
kapıdan içeri girmek istemem
bir yandan iterim içeri kendimi
olup bitenleri izlerim
sonra
sonra
bütün renklerden kurtulmalıyım
ağır mum kokusunu unutmadan
son bir kez dönüp arkama bakmadan
kesiyorum hesabımı bu hayattan
21
Mayıs 2015
18 Ekim 2020
Not:Eski Bir Fotoğrafa Doğru adlı şiir dosyasından.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder