12 Haziran 2020 Cuma

Şiir Çilingiri, 2001



Doğan Hızlan’ın Şiir Çilingiri’ndeki eleştiri yazıları şairlerin şiir dünyasına açılan kilitsiz bir kapı.

Sizden anahtar istemiyor.
Sorgusuz sualsiz içeri girilmesi bekleniyor.

En nihayetinde her şair kendi şiirini size, okuduğunuz zaman sorgulatacaktır. Doğan Hızlan da yer yer ince ölçümleri, bazı yargılarıyla; kimi zaman da keskin eleştirileriyle okura bir yol biçiyor.

Şiir Çilingiri, okuru şairlere yönlendiriyor. Yapılması gereken şairle buluşmak. Bunun en önemli yolu ise, kitapları edinmek. Doğan Hızlan, şiir okurunun dikkatini şairlerin kitaplarına çekiyor. Kimi bir şairin dizeleriyle, kimi bir dörtlükle; kimi de genel bir değerlendirmeyle…”Neden mi Şiir Çilingir’i ?”diye soruyor Hızlan:”Kapı açık buyurun içeri diyebilmek için.”

Şiir okurunun kısır olduğu ülkemizden söz etmek isterim: Şiir yarışmalarına yüzlerce dosya gidiyor. Katılımcılar başvurdukları şiir yarışmalarının adına düzenlenen isimleri ne derece tanıyorlar, ne kadar okumuşlar?

Şairler birbirlerinin kitaplarını okuyorlar mı?

Bu genel sorulara başvurmamın sebebi, ilgiyi şairlere çekmek, şairlerin de şairleri okuduğu bir edebiyat ortamını düşlemek.

Doğan Hızlan, her devrin tanığı bir yazar. Hiç sıkılmadan, belirli zamanlarda gündeme taşınmış soruları, yeniden -çeşitli söyleyişlerle- okurun karşısına çıkarıyor. Şairlerin okunmadığından dem vuruyor. Ayrıca, kitapların izini sürerek okurlara yol haritası çıkartıyor. Şiir Çilingiri bize bu noktada da bir iz sürmemizi sağlayabilir.

“Şiirin yolu sarptır.”, diyor Hızlan… Biraz da bu yolculuğu göze almak gerek.

Edebiyat-kültür ortamını, bir eşik de olsa yukarı çekebilmek için, şairlerin okunurluğunun yüksek olması gerekmiyor mu?

Doğan Hızlan’ın deyişiyle, "şiir hâlesini biraz daha genişletmek" gerekmiyor mu?

Doğan Hızlan’ın Şiir Çilingiri’ndeki deneme-eleştirileri, bu hâlenin genişlemesine bir katkı sunmak için yazılmışlar.

Seçiminizi yapın, kapı açık…

23.08.2014


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder